Olmaya layık olamayan sevgilime mektup 1


Sevgilim,

Ne oldu, mektubuma sevgilim diye hitap ederek başlamam çok mu garip. Bir insanın başka bir insana sevgilim diye hitap edebilmesi için illa ki iki tarafında resmi olarak birbirlerine sevgilerini ispat etmiş olmaları mı gerekir ? Nasıl yani anlamıyorum ben,ya birisi elinden geleni yapıp da kendini heder edercesine sevgisini anlatmaya çalışıyorsa, diğeri aynı duyguları paylaşmıyorsa , sevgilim demeye hakkı yok mudur kendini  paralayanın.  Kimdir bu aşk defterinin hesabını tutan ?     Kim kimin hakkını ne kadar yemiştir ,bu dengeyi kim belirler ? Ben şimdi sana sevgilim diyorsam belki de vardır bildiğim, ama emin ol senin bilmediğin.Anlaşalım ortada istersen, sen bana Cem de, ben sana sevgilim , ki içinde taşıdığı anlamları yüklenemiyorsan  ne dediğinin de önemi bir özel isimden öteye geçmiyor. Bu günlerde ben sana sevgilim diyorum,belki yarın seveceğim, belki bir gün hatırlayacağım en fazla , ya da adından öteye geçip unutacağım ne varsa senin adına…



Saatlerdir düşünüyorum, insanlar neden hayal kurarlar, neden hayallerini paylaşma gereği duyarlar, en önemlisi de neden bazı insanların hayalleri kendilerininkine bu kadar benzediği halde o hayallerden korkarlar. Düşündüm, düşündüm bulamadım, sonra oturup bir bilene danıştım ; iç sesime…

Evet hayal kurmadan yaşayamaz insan, peki neden paylaşmak isterler, neden birisine ihtiyaç duyarlar, bana sorarsanız yıllarca içinden çıkılamayan bir durumdur bu ; başkalarıyla paylaşırlar evet, çünkü onlara da anlatırlar ki hayallerini  o kadar da zor olmadığının , o kadar da imkansız olmadığının onayını yanına bir kaç güzel cümle sıkıştırarak duymak isterler.Buraya kadar sorun yok , kendi halimce, yani bu kas kafamın bastığı kadar anladım sanırım. Peki insanlar neden kendi hayallerine benzediği halde  başka insanların hayallerinden korkarlar, işte burada kafam çok karışıyor, ama en dikkat çekici noktaya takılıyor bir yandan da aklım. Evet korkuyorlar, çünkü insanlar hayallerini anlattıklarında bir de bakıyorlar kendi hayalleri, aman Tanrım bu da ne böyle, aynı şeyleri istiyoruz hayatta, eee peki sonra ne oluyor o karanlığa çekiliyor yine ruhlar, ne mi oluyor başaramayacaklarından korkan yürekleri denemekten bile korkmaya başlıyor, sonra oturup düşünüyorlar, ben bu insanın hayallerini dinleyemem, gözlerinde ki ışığı gördüğümde  kahrolurum ,evet ben başaramam, başaramayıp bir de onların nasıl da başardığını izleyemem diyerek uzaklaşıyorlar ,kendi güvenli dünyalarına. Bence budur arkadaş bütün durum , yani bu seçenekler belki çoğaltılabilir ama bence en dikkat çekilecek hususlardan birisi budur…

Affedersin sevgilim yine çenem düştü seni sana yazarken yine dalmışım , şimdi fark ettim çenem düşmüş yine. Gerçi unutmuşum  sende bunlardansın değil mi ? Hani şu insanların yaşama sevinçlerini kendi korkularıyla gözlerinden çalıp, sessizce  uzaklaşanlardan.Ne varsa alabileceği alan,sonra da bunu içsel korkularına dem vurarak kendi almamış gibi gösteren, öldüren ama o soğukkanlılıkla yaşananlara intihar süsü veren kişiliğinden habersiz kişilikli insanlar. Ne kadar da çoksunuz, kusuruma bakmayın demeyeceğim burada, bir o kadar da boksunuz. Halinizi anlatmaya çalışsam ben burada, farkındayım cümlelerime bir o kadar da toksunuz…

Neyse boş ver bunları, bana nasıl boş verdiysen. Sanırım gidiyorsun, fark ettim, yani daha gitmeyi düşündüğünde biliyordum.Asıl sıkıcı olan ise daha gelmediğini biliyorken gitmeni bu kadar kolay anlamam. Git, ilk giden çoktan gitmiş, belki yetişirsin.Yani bu bir yarışsa, kim kimden daha çok gidiyorsa hele ki giderken ne kadar çok şey alıyorsa kazanır. Kazandığın gerçekten bu kadar benden uzak bir şeyse zaten git. Bir de kalırken gidenler var, asıl acınacak halde  olanlar onlardır belki de. Hele ki yanında kaldıkları gittiklerinin bile farkında değilse ne acı. Kaldığına ne kadar acı çektiriyorsa kalan, yalan bir hayata ne kadar ortak ediyorsa insanı o kadar yalana batıyor yüreği,sonra diyor ki  ben artık yalanla ayrılmak istiyorum diyor tutuyor senden yardım istiyor, seni sevebileceğini düşünüyor,belki de kendini inandırıyor bilmiyorum, durun dahası da var, yetmiyor o güzel egosuna bütün bunlar,senin de kendisini sevmesini istiyor, sonra seni de yalanla samimi ettikten sonra,basit bir cümleye yüklüyor bütün geleceği ; unut !!!

Fark ettin mi sevgilim ? Ne kadar da sana benziyor, ne kadar da sen olmuş cümlelerim, merak etme söz verdiğim gibi, bu gece sadece seni yazıyorum ben. Seni anlıyorum ben gerçekten başka bir amacım yok, zira hatırlatırım başka bir şey olamaz, unuttun mu hayallerimi yok ettin ya…

Neyse şimdilik burada bitireceğim, neden dersen sayfam bitiyor, düşündüm de burada olan burada kalsın,yeni bir sayfayı hak etmeyene veremem ben,korkarım açıkçası ya senin yüzünden bana küserse kağıt kalem. Düşünsene ya sitem ederse  beni boşa harcadın diye, yok daha da kötüsü var ya ben sana sitem edersem beni boşa harcadın , boş yere kullandın diye…



Korkma !!

Şimdilik mektubuma burada son veriyorum, geri kalan cümlelerimi kendime saklamak adına. Bırak bende kalsınlar, zira ben hiç kırmadım beni kırdı diye bir insanı. Herkes kendisini oynar bu hayatta bana sorarsan.Madem bu piyes bitti,tebrik zamanı…

tebrikler güzel kız,başarılı bir oyundu,yolun açık olsun…



donkisotttt

Yorumlar