Dilekler tutardık önceden çok önceden yıldızlar kayardı karanlık akşamların geç saatlerinde. Biz pencere camlarının önünde hem gökyüzüne bakar hem de dilek tutardık. Kayardı yıldızlar evet ben en çok sevmeyi ve sevilmeyi diledim.
Yorgunum simdi ah dileklerim. Dile gelseydi umut etme mutlu olmak senin haddine mi düşmüş boşver dileği gir yatağına çek yorganı kafana kadar boğulana kadar ya da uykuya dalana kadar ağla deseydi yarını bekle yeni acılara hazır ol acılarından mutlu olmayı zaman öğretecek sana kabullenmeyi sahiplenmeyi benim acım demeyi öğreneceksin deseydi keşke. Umut etmezdim o zaman. Kayan her yıldızın ömrümden kalbimden gittiğini yeni yeni anlıyorum. En son hangi gün gülümsedim mutlu oldum ve hayal kurdum hatırlamıyorum. Öyle yorgunum ki. Öyle ezik öyle uğursuzum ki. Büyük ucu bucağı belli olmayan bir buğday tarlası var hayalimde başakları güneşte ışıldıyor olgunlaşmış tamda toplama zamanı bir elimde orak her şeyi bana ait ya da asla benim olmayanların hayaliyle o tarlada kendimi kaybedene kadar bütün başakları hırpalayarak ezerek çoğunu kopararak toplaya sim var.
Kinim var benden aldıklarına bana bıraktıklarında hep acıdı can çekişlerim. Veremeyecek hesabim yok benim ama sen hayat sen bir can bir kader borçlusun bana benden aldıklarına sayacağım bir insan borçlusun bana. Yüzümü güldürecek yüreğimi sevindirecek bir insan borçlusun bana. Yıldızlar kaydı ve ben yine kör karanlıklarda hiç bir zaman olmayacağını bildiğim bir dilek tuttum. Adil ol hayat...
Yorumlar
Yorum Gönder