Okudum- Sade Ve Derin- Deep Tone


Aslında uzun süre önce okuduğum ama yazmak hep bir soru işareti olarak kalan çok tatlı bir kitaptan bahsetmek için oturdum şuan klavye başına. Yanımda bir fincan çayım ve Sevgili Deeptone'un Sade ve Derin kitabı var. Hadi başlayalım o halde. 

Öncelikle kitabı elimize aldığımızda mavi rengin ve derinliğin anlatıldığı bir kapak ile karşılaşıyoruz. Tam başucu kitabı yapmalık. 163 sayfalık bir solukta okuyabileceğiniz bir kitap. Arka kapakta yer alan güzel sözü yazı sonunda yazacağım. 

 Kitabımız 8 güzel bölümden oluşuyor. Sanat, Aşk, İnsan, Yaşam, Gelişim, Mevsimler, Tarih ve Denemeler.  Tüm bu bölümler içinde de yazılar mevcut. Her bölüm ayrı güzel olsa dahi beni okurken çok mutlu eden 3 bölüm oldu. Aşk, Yaşam ve Denemeler. 

Zaten Deeptone'u okuyanlar için alışık olduğumuz, akıcı, Sade ama derin satırlar. Sizi şimdi kitabın arka kısmındaki o mükemmel satırlar ile başbaşa bırakıyorum. Derin Mavi, Frambuazlı Hayat ve Yani kitapları da okunmak için kitaplığımda. Kitapları kura ile seçtiğim için daha ikisini okuyamadım ama hepsini okuyup incelemesini kendimce yazacağım. Sevgiler, saygılar sunuyorum...

"""Yaptığımız her şey yırtılırcasına gerçek olmalı. Çığlık çığlığa. Yazacaksak iç organlarımızı parçalarcasına yazmalıyız, derimizi soyarcasına...

Okurken de yazarla savaşmalıyız. Öfkelenmeliyiz ona. Ona ter döktürüp sonra teslim olmalıyız. Okuduktan sonra da, yaşarken de dünyaya tekrar dönmek zor olmalı.


Hayat bak!
Dur sen biraz ya da tamam; ya sen devam et ama bir izin ver, sürekli üstüme gelme. Her gün yeni bir şey çıkarma, bir normal ol, aklını başına topla. Bak sen devam et ben şurada ineyim. Daha doğrusu; hemen şu anda uyuyayım, sen yavaşladığında uyanırım.

O zaman uyandır beni,,,,,,

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski

İletişim